16 Ekim 2007 Salı

İncirlik'te 90 atom bombası

İncirlik'te 90 atom bombası

Fransız Liberation gazetesi: ABD'nin altı Avrupa ülkesinde 480 atom bombası var. Bunların 90 tanesi Adana'daki askeri üste.

Şehir efsanesine dönen 'Türkiye'de atom bombası var' iddiası, ABD'li bir kurum aracılığıyla kayıtlara geçti. Fransız gazetesi, Atomic Scientist adlı merkezin şok raporunu yayımladı: ABD, Soğuk Savaş'tan bu yana altı ülkede atom bombası stokluyor.

'TÜRKİYE 90 BOMBADAN 40'INI KULLANABİLİR!'
Atomic Scientist'in raporu şöyle: Almanya, Belçika, İtalya, Hollanda ve İngiltere'de 390, İncirlik Hava Üssü'nde de 90 adet B-61 tipi atom bombası bulunuyor. Washington, bu bombalardan 40'ını ABD'nin denetiminde Türkiye'nin kullanımına bıraktı.

'BALIKESİR VE AKINCI ÜSLERİNDE DE VARDI'
Rapordaki iddialar bununla da bitmiyor: Aslında Türkiye'de Akıncı (Ankara) ve Balıkesir üslerinde de atom bombaları vardı. Ancak 90'larda bu iki üs bakım merkezi olunca ABD buralardaki nükleer bombalarını geri çekmek zorunda kaldı.




Türkiye'de 90 nükleer bomba var

Askeri arşivleri inceleyen Atomic Scientists adlı uzman kuruluş: ABD'nin 6 Avrupa ülkesinde 480 atom bombası var. Bunların 90'ı Türkiye'deki İncirlik Üssü'nde. 40'ı Amerika denetiminde Türkiye'nin kullanımına bırakılmış....

Yıllardır adeta şehir efsanesi haline gelen Türkiye'de atom bombası olduğu iddiaları, ilk kez resmi bir organın doğrulamasıyla gerçeklik kazandı. ABD askeri arşivlerinin zaman aşımına uğrayıp açılmasıyla, bilim ve teknolojideki gelişmeleri aktaran The Atomic Scientists (Atom Bilim Adamları) adlı uzman kuruluşun yaptığı araştırmaya göre, ABD'nin Türkiye'nin de aralarında olduğu 6 Avrupa ülkesinde toplam 480 atom bombası olduğu ortaya çıktı. Fransa'nın önde gelen saygın gazetelerinden Liberation'un da yer verdiği araştırmaya göre bunlardan 90'ı Adana'daki İncirlik Üssü'nde saklanıyor. 50'si ABD'ye ait, 40'ı ise ABD denetiminde Türkiye'nin kullanımına bırakılmış. Rapora göre ABD'nin atom bombası yerleştirdiği üsler arasında Akıncı(Ankara) ve Balıkesir üsleri de bulunuyordu. Ancak 1990'ların ortasında nükleer silahların konuşlandırıldığı bu iki yeri bakım üssü statüsüne getirerek bombaları çekti.

BİLİNENDEN ÜÇ KAT FAZLA
ABD'nın Belçika'da 20, Almanya'da 150, İtalya'da 90, Hollanda'da 20 veİngiltere'de 110 tane bombası var. Araştırma sonucunda ABD'nin Avrupa da bilinenden üç katı fazla miktarda atom bombası bulunduğu ortaya çıktı. B61-3, B61-4 ve B61-10 olarak üç ayrı tipte olan nükleer silahlar, altı ülkedeki toplam sekiz üste saklanıyor. Avrupa'ya ilk defa eylül 1954 yılında İngiltere'ye nükleer silah yerleştirildiği de belirtiliyor. 1971 yılında Avrupa'da toplam 7 bin 300 nükleer başlık bulunduran ABD, bu sayıyı sonra 6 bin, daha sonrada 4 bine düşürdü. 1991'de dönemin tarihi bir kararla ABD Başkanı Baba George Bush, kamuoyuna dünyaya yayılan nükleer silahları geri çekeceklerini açıkladı. Bu kararın ardından yedi Avrupa ülkesinde toplam 1400 nükleer bomba kaldı. Üç yıl sonra bu kez dönemin ABD Başkanı Bill Clinton bu sayıyı 480'e indirdi. Daha sonraki dönemlerde ise NATO'daki nükleer rolünü tamamlayan Yunanistan'daki bombalarını geri çekti.

7 Ekim 2007 Pazar

Nükleer Bomba

NÜKLEER PATLAYICI FİZİĞİ
Nükleer bombalar bir atomu bir arada tutan,kuvvetli ve zayıf,bağların parçalanması ya da birleştirilmesini içerir....Temel olarak bir atomum nükleer enerjisi iki türlü açığa çıkarılır:

Nükleer Fisyon:Bir nötron yardımıyla bir atomun çekirdeğini daha küçük iki atoma (izotopa) parçalayabiliriz..Parcalanan atomlar genellikler Uranyum ve Plutonyum’un izotoplarıdırr.
Nükleer Füsyon:iki küçük atom,genellikle hidrojen ve hidrojenin izotopları (Döteryum veTrityum)bir araya getirilerek daha büyük bir atom ve/veya iztoplarını oluşturmak (Helyum ve izotopları) suretiyle enerji açığa çıkarılır...Güneş bu şekilde enerji üretmektedir.
Her iki durumda da çok büyük miktarda ısı enerjisi ve radyasyon salınır..
NÜKLEER BOMBALARIN TASARIMI
Bir nükleer bomba yapmak için,

Bir parçalanabilir (Uranyum veya Plutonyum) veya birleştirilebilir (Hidrojen ve izotopları) nükleer yakıta,
Ateşleyici bir cihaz veya düzeneğe
Yakıtın tamamının birleşmesi veya parçalanmasına olanak sağlayan bir metoda (aksi takdirde nükleer patlama gerçekleşmez)
ihtiyaç vardır.

FİSYON Bombası

Fisyon bombası Uranyum ve Plutonyum gibi elementlerin nötron kullanarak parçalanması esasına dayanan bir nükleer patlamadır. Uranyum veya Plutonyumun her izotopu bu tür bir parçalanmaya olanak vermez. Elementin çekirdeğine gönderilen nötron bazı izotoplar tarafından absorblanmasını müteakip parçalanmaya uğrarken bazı izotopları nötronu bünyesinde tutarak izotopun bir başka izotopa dönüşmesine yol açar. Parçalanabilen izotop, parçalanmaya uğradığında (nükleer reaksiyonla) iki daha küçük izotop ve 2-3 nötron açığa çıkarır. Reaksiyon ürünü izotopların çekirdekleri ve elektron kabuklarındaki elektron sayıları kararlı atomlarınkine uymamaktadır. Bu nedenle bunlara kararsız izotoplar adı verilir ve kararlı hale gelmeye çalışırlar. Kararlı hale gelmeye çalışırlarken de enerji salmaya devam ederler. Bu enerjiye radyasyon adı verilir.

Uranyum veya Plutonyum’un parçalanabilir izotoplarının bir nötronu yakalaması ve parçalanması çok çabuk meydana gelir. Süre olarak piko-saniye (1*10E-12 sn) mertebesindedir. Atom parçalandığında açığa ısı ve gama radyasyonu formunda muazzam bir enerji salar. Bunun nedeni de bir parçalanma reaksiyonu ile oluşan iki küçük izotopun kütleleri toplamı Uranyum veya Plutonyum’unkinden küçük olmasıdır. Bu kütle farkı E=m c^2 formülü ile enerjiye dönüştürülür. Bir kilo zengin uranyum nükleer bomba olarak kullanılacak olursa, açığa çıkaracağı ısı enerjisi 16 milyon litre benzinin vereceği ısı enerjisine denktir. Bir kilo uranyumun yaklaşık 3 golf topuna karşılık gelen bir hacim işgal ettiği düşünülürse, buna karşın benzin 25 m x 25 m x 25 m lik bir prizma hacmine sığdırılabilir. Bu da size çok az bir miktar uranyumun patlama ile yarattığı enerji hakkında daha iyi bir fikir verir. Nükleer patlayıcı olarak kullanılan Uranyum doğada bulunduğu şekliyle kullanılamaz. Patlayıcı izotopuyla çok yüksek oranlarda zenginleştirilirler.


Her tasarım için nükleer fizik gerektiren hesaplar sonucunda patlayıcı miktar (ki buna kritik kütle adı verilir) bulunur. Bu hesaplar o kadar kolay değildir; bir bilgisayar yardımıyla ve çeşitli deneysel parametrelerden elde edilen veriler kullanılır. Bu kütle bir araya getirilirse, kendiliğinden patlama gerçekleşebilir. Bu nedenle, kritik kütle birkaç parça halinde ve bir birinden ayrı yerlerde tutulurlar. Bunların ayrı yerlerde tutulması bomba tasarımında bazı problemleri beraberinde getirir, şöyle ki, patlamanın istendiği anda parçalar bir araya toplanmalı, bir nötron parçalanma (zincir) reaksiyonunu zamanında başlatmalıdır.

Kritik olmayan kütleleri bir araya getirmek için iki teknik kullanılır: (1)Tabanca Ateşlemeli (2) İçe Doğru Patlama ile Ateşleme. Nükleer reaksiyonları başlatmak için nötrona ihtiyaç vardır. Bu nedenle nötron üreteci (jenaratörü) gerekir.


Tabanca-Ateşlemeli Fisyon Bombası

Uranyum veya Plutonyumdan oluşan kritik kütleden küçük bir parça (kurşun olarak adlandırılır) ayrılır ve bu küçük parça konvansiyonel bir patlayıcı ile büyük kütleye (fıçı olarak adlandırılır) doğru ateşlenir. İki kütle bir araya geldiğinde kritik kütle oluşmuş olur. Kritik kütlenin etrafı nötron jeneratörü ile kaplıdır. Bombanın hangi irtifada patlatılacağı bir barometrik-basınç sensörü yardımıyla belirlenir ve bu irtifaya ulaştığına, aşağıdaki işlemler dizisi gerçekleşir:


Konvansiyonel ateşleme ile kurşun fıçıya isabet ettirilir
Kurşun küresel olarak hazırlanmış Uranyum veya Plutonyum ile nötron jeneratörüne çarpar
Fisyon reaksiyonu başlar
Nükleer patlama gerçekleşir.
Hiroşima’ya atılan atom bomba (Little Boy adı verilmiştir) bu tür bir bomba idi ve 14.5 kiloton yani 14,500 ton TNT’e eşdeğer bir patlama gücü vardı. Patlama olmadan önce yakıtın sadece % 1.5 parçalanmaya uğramıştı.


İçe-doğru Patlama ile Ateşlemeli Fisyon Bombası

Uranyum ve Plutonyum bir küre haline getirilir ve birkaç parçaya ayrılır; bunların bir birine değmemesi için arada yaylı bir mekanizma vardır. Küre, etrafı nötron yansıtıcı bir malzeme ile kaplanır. Bu malzeme de TNT gibi bir patlayıcı ile örtülür. Patlatma işlemi bomba yere değmeden önce (hava) gerçekleştirilir ve hangi irtifada patlama gerçekleşmesi isteniyorsa bunu belirleyen bir barometrik-basın sensörü kullanılır. Bomba arzu edilen irtifaya ulaştığında aşağıdaki işlemler dizisi gerçekleşir.

TNT ve/veya konvansiyonel patlayıcı ateşlenerek bir şok dalgası (basıç) yaratılır
Şok dalgası içteki melzemeleri sıkıştırmasıyla kritik kütle bir araya gelir
Fisyon reaksiyonu başlar
Nükleer patlama gerçekleşir.
Nagazaki’ye atlılan bomba (Fat Man olarak anılır) bu tür bir bomba idi ve 23-kiloton patlayıcı eşdeğerine ve % 17 verimiliğe sahipti. Daha sonra bu tasarımda yapılan değişikliklerle sırasıyla aşağıdaki olaylar meydana gelir:

Patlayıcılar ateşlenerek bir şok dalgası oluşturulır
Şok dalgası Plutonyum parçalarını küresel bir şekilde bir araya getirir
Plutonyum parçaları merkezde yer alan Be/Po malzemesine çarpar
Fisyon reaksiyonu başlar
Nükleer patlama meydana gelir